Page 23 - Bizebize
P. 23
Bizbize Menderes 23
Her katmanda farklı bir çağdan prestijli yapılarından biri. Sadece bulunmuş olması o zamanlarda bu
kalıntılar kentte yaşayanlar için değil, o tarz türlerin burada yaşadığını
dönemde kenti ziyarete gelen gösteriyor.
Buradaki yerleşim; geç neolitik, yabancılar için de etkileyici ve kentin
erken kalkolitik dönemde M.Ö gücünü gösteren bir yapı. Çeşmenin Kemerli Yapı
5500’lerde başlıyor. M.S 13. Yüzyıla mimarisinde Tripolis’in yerel taşlarının
kadar belli kesintilerle devam ediyor. yanı sıra; kıta Yunanistan’dan, Mısır Yapı, bir ayakları yapının
Helenistik dönemden, Roma Nil Nehri kenarındaki Aswan’dan ortasındaki sütunlara ve diğer
döneminden, erken, orta ve geç getirilen taşlar da kullanılmış. ayakları kuzey ve güney duvarlara
Bizans dönemlerinden tripolis içinde U planlı bir yapı olan 31 metre basan iki kemerden oluşan toplam
farklı bölgelerde yaptığımız kazılarda uzunluğunda, 7 metre genişliğindeki 15 kemer dizisi ve kemerlerin
farklı katmanları tespit ettik. Hem üzerindeki büyük kesme taşlardan
anıtsal çeşme, 5’er metreli 3 kat yapılmış tavan bloklarından
olmak üzere toplam 15 metre oluşuyor.
yüksekliğinde. Roma mimarisinin Yapılan arkeolojik çalışmalar,
ihtişamını ön plana çıkaran bu yapı, yapının kuzey yarısının metal,
kentin zenginliğini de gözler önüne kemik ve seramik üretimiyle ilgili
seriyor. 3 katlı ana cepheyi taşıyan işlik ya da üretim yapılan
sütunların arasında heykeller atölyelerin bulunduğu bir alan
bulunuyor. O heykellerin belli olduğunu, güney bölümünün ise
bölümlerinden akan su, ortalarındaki kuzey yarısında işlenen ya da
havuza doluyor. Hem havuzda üretilen eserlerin satıldığı alan
çeşmenin yansımasını görüyorsunuz, olarak kullanıldığını gösteriyor. Bu
hem de sıcak yaz günlerinde şelale gibi durum Kemerli Yapı’nın üretim ve
Prof. Dr. Bahadır Duman cepheden akan su gezenlere bir ticaretin gerçekleştirildiği agora
serinlik hissi veriyor. olarak kullanıldığına işaret ediyor.
Sütunlu Cadde ve Hierapolis
Caddesi
Büyük traverten kesme bloklardan
oluşan zemini ve iki yanında
yükselen sütunlarıyla Sütunlu
Cadde; Tripolis’in en etkileyici
bölümlerinin başında geliyor.
Kentin güneyinde doğu-batı
yönünde uzanan, 450 metre
kentin kuzeyindeki Bozdağlar’ın uzunluğa ve 10 metre genişliğe
uzantısı, kayaç yapısı, yumuşak sahip sütunlu cadde,
bir tepeden akan erozyon toprağı, M.S.1.yüzyılda inşa edilmiş.
hem de Büyük Menderes nehrinin Üzerinde 8 traverten ayak
yüzyıllardır taşıdığı alüvyonlar bu bulunan Hirapolis Caddesi de
kentin üstünü katman katman Sütunlu Cadde ile birlikte Erken
örtmüş. Yaptığımız arkeolojik Roma Dönemi'nde yapılmış. Kentin
kazılarda bu dolguyu aldığımız zaman ana caddelerinden olup kent
çatı seviyesinde yapılara planlamacılığına uyularak inşa
ulaşabiliyoruz. Bu anlamda diğer edilmiş.
antik kentlerden farklı. Sadece Su Yolları
Ege’de değil, tüm Doğu Akdeniz
coğrafyasında günümüze kadar Tripolis Antik Kenti her ne kadar
sağlam kalıntıları gelebilmiş nadir Menderes Nehri kenarında
kentlerden birisi. Mozaikli Ev kurulmuş olsa bile, kentin
ihtiyacını karşılayacak olan su,
Anıt Çeşme İçin Mısır’dan Tripolis antik kentine kazı çalışmaları kente 25 km. uzaklıkta bulunan
Yunanistan’dan Taşlar Getirilmiş sonrasında ulaşılmış eserlerden birisi şimdiki Güney İlçesi yakınındaki
de 8 odalı mozaikli ev. Kentin hemen
Kentin en prestijli yapısı anıtsal girişinde yer alan bu evin zemini renkli kaynaktan temin edilmiş. Kaynak
çeşme. MS 1. yüzyılın sonunda taşlarla döşenmiş. Roma dönemi ile Tripolis arasındaki güzergahta,
başlayıp MS 2. yüzyılın sonuna dükkanlarının ve evlerinin duvarlarında antik dönemden kalma su
kadar bir program içinde inşa edilen serçe, keklik, güvercin, papağan gibi yortusu, tünel, künk ve kemer
çeşme bu kentin en önemli, en kuş figürleri ve leopar resimleri izlerinin kalıntıları bulunuyor.